Bölüm 3

28 3 1
                                    

Yaklaşık bir hafta sonra piercinglerimin kapanmaya başladığını farkettim, yani geri yerlerine taktım. Ayrıca çok özlediğim siyah kıyafetlerimi de giydim.

İki kulağımdaki beş küpeyi, göbeğimdeki ve dudağımdaki piercingi taktım. Burnuma küçük bi safir taştan yapılma piercing taktım. Ayrıca siyah bi spor sütyeni ve voleybol şortuna benzer siyah, lastik bir şort giydim. Ki bunlar kaburga ve omzumdaki dövmeleri gösteriyordu. Boynumdaki dövmeyi göstermek için saçımı yukarıdan bir at kuyruğu yaptım. Köprücük kemiğimdeki dövmem okul yılının başından beri gözüküyodu yani yeni değil.

Koşup rahatlamaya karar verdim ve pencereden atladım.

Evet, kapıyı kullanmak için çok üşengecim.

Açtığım müziğin ritmine uyan bi şekilde koşmaya başladım. Orman gibi bi yere çıkan patikalardan içeri girdim ve orda koşmaya karar verdim. Bacaklarım ve sırtım yanıyodu ama bu güzel. Acıyı severim. Geçmişimi, geleceğimi ve sorunlarımı unutmamı sağlıyo. Bu benim kaçışım.

Bi makineden su almak için durduğumda şortumun lastiğinden 5 dolar çıkarttım.

"Eminim bu iyi bi cüzdandır." Dedi tanımadığım ses. Suyunu aldım ve para üstümü alıp 'cebime' koydum. Suyumu açarken konuşan insana doğru döndüm ve nerdeyse ağzım açık kalıyodu. Fangirl olmamaya çalışarak omzumu silktim ve suyumu yuttum yanıt olarak.

Chad Raves

"Seni tanıyomuyum?" diye sordum onu geçip geldiğim yola dönerek.

"Sanırım aynı okula gidiyoruz, ama seni başta fark etmemiştim." dedi Chad homurdanarak.

"Niye?" dedim Chad önüme bi adım atarken.

"Iı... Seni asosyal bi salak sanmıştım ama yaklaşık sekiz piercingin falan var yani sanırım bu doğru değil." diye açıkladı ve gülümsememe neden oldu.

"Peki beni nasıl farkettin?" Diye sordunca güldü.

"Köprücük kemiği ve parmak dövmeleri" diyince kaşlarımı çattım.

"Onları nasıl fark ettin?" Diye sordum ve suyumdan bi yudum daha aldım.

"Senin hakkında bi çok şey farkettim." dedi ben suyumu bitirip bi çöp kutusuna atmadan önce.

"Ne gibi?" Dedim ve kıkırdadım.

"Düşünürken sabit duramıyorusun, ve dudak piercingini çok ısırıyosun, ve okuldayken tişörtünü değiştiriyosun, ve çok pahalı sütyenler giyiyosun." diye listeledi ve gülümsedi. Eğer normal bi genç kız olsaydım yanaklarım kızarırdı ama değilim, yani olmadı.

"Stalkçı" dedim ve güldüm ve Chad beni dirseğiyle dürttü.

"Stalkçıdan çok 'zeki araştırmacı' sıfatını tercih ederim" dedi ve kıkırdadım.

"Her neyse, ben yine de stalklıyosun diyicem" dedim gülümseyerek.

"Yani... Senin hakkında bildiğim her şeyi söylediğime göre sıra sende" dedi Chad ve gözlerimi devirdim.

"Iı... Kamyonunun arkasında öpüşmeyi sevdiğini biliyorum ve güzel ceketler giyiyosun." dedim omzumu silkerek.

"Hepsi bu kadar mı? Hadi, ben sana yaklaşık beş şey falan söyledim yani sen de söylemelisin" diyince yüksek sesle homurdandım.

"Tamam, bir numara" dedim parmağımla biri göstererek, "Kamyonunun arkasında öpüşmeyi seviyosun"

"İki" dedim ikiyi göstererek "gerçekten güzel ceketler giyiyosun"

"Üç" dedim parmaklarıma bi parmak daha ekleyerek "Tarih dersinde bazen kafamın arkasına bakıyosun. Dört, okuldaki bi çok kız seninle kafayı bozmuş durumda. Beş, her Cuma okulu asıp Taco Bell'e gidiyosun."

Çünkü cumaları ben de gidiyodum Taco Bell'e.

"Sanırım burdaki tek stalkçı ben değilmişim" dedi Chad ve ona bi bakış attım.

"Her neyse, eminim altı yaşındaki bi çocuk bile bu gördüklerimi görebilirdi." dedim dudak piercingimi ısırırken.

Kahretsin, haklı.

Onu geçip patikadan yürüdüm.

"Hey! Nereye gidiyorsun?" diye bağırdı arkamdan Chad. Ona gülümseyip ağaçlık kısma doğru koştum. Biraz yavaşladım ve güzel bi ağaç bulup tırmandım.

"Ne? Seni buraya kadar ağaca tırmanmak için mi takip ettim?" diye sordu ve güldüm.

"Evet, ama beni neden takip ettiğini anlamadım, o kadar eğlenceli biri değilimdir" dedim oturmak içim oturmak için iyi bir dal ararken.

"Bence, Abigail, tanıştığım en ilginç insanlardan birisin" dedi Chad ben bulduğum dallardan birinde ters sarkarken.

"Yalan söylüyosun" dedim yalan söylemediğini bilerek.

"Söylemiyorum, cidden, öylesin" dedi ve duraksadı "ve hoşuma gidiyo"

"Gerçekten mi" diye sordum yere atlarken.

"Evet" diye cevapladı kısa bi gülüşle. Onu geçip gidicektim ki Chad önümden gitmeye karar verdi.

Patikalara vardığımızda saç lastiğimi düzeltirken yüzümü ona döndüm.

"Ne?" dedi.

"Seninle konuşmak güzeldi Chad, ama şimdi gitmeliyim." dedim yapmacık bi gülümsemeyle.

Eve doğru koştum ve bütün yol boyunca gülümsedim.

--------
Merhaba değerli wattpad okuyucuları.
3. Bölüme geldiğimize göre sınır koymaya karar verdim. Aslında tam sınır sayılmaz ama her neyse buna sınır diyicem.

1 vote (ya da oy, ne demek istersiniz) ve 50 toplam okunma.

Özellikle 1 vote'da pek zorlanmassınız umarım aşsksşejdh

Bıye .s

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 25, 2016 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Being The Badass Nerd (Türkçe)Where stories live. Discover now