11 AY 4 GÜN 5 SAAT ÖNCE

73 4 0
                                    

Lise mezuniyetinin yaklaşmasıyla havalar oldukça ısınmıştı.Kafamdaki üniversite kargaşasından birazda olsa kendimi serin sularda hayal etmekle yetiniyordum.Elizle biran önce ev tutup şu kargaşadan kurtulmak dışında tabi.
Derin bir nefes alıp suyu açtım,sıkışarak girdiğim küvette su yavaş yavaş yükseliyordu.Nothing Else Matterse mırıldanarak kafamı geriye doğru yasladım.Rahatlığımı biran olsun hissederken annemin"sınıfta kalıcaksın" bağrışlarını duyarak sıçradım,hemen durulanıp aceleyle hazırlanmaya başladım.Okulun son günlerini diğerleri gibi içerek değil devamsızlığım hatsafa da olduğu için koşuşturmayla geçiriyordum.Aslında resmi olarak kalmıştım derslerimde başarılı olmam öğretmenlerle aramı iyi tutan telaşeydi diyebilirim.Okulun son senesinin büyük bir kısmı stajla geçtiği için diğer günler okula gitmek dünyanın en zor işkencesi gibi geliyordu,hatta son aylarımızın haftanın dört gününü içerek geçiriyorduk.Perşembe, Cuma,Cumartesi ve Pazar günleri sarhoş olduğumuz günlerdi.
Her zamanki gibi saçlarım ıslak bir şekilde evden ayrıldım. Okulun zorluklarından biride otobüsün ağzına kadar dolu olmasaydı. Okulun son günleri olmasına rağmen böyle bir yoğunluk olması sinirimi bozuyordu. Sıcak havanın verdiği etkiyle ıslak saçlarım yüzüme yapışmaya başladı. Yaklaşık 15 dakika sonra indim. Her zamanki gibi okulun karşısındaki durakta Elizi arayıp gelmesinş bekledim. Onunla olmak cok iyi geliyordu hayattaki tek özgürlüğüm oydu. Beklemekten tam sıkıldığım anda otobüsten kulaklığını çıkartarak indiğini gördüm. Sarıldık. Okula doğru yürümeden önce durağın arkasında sigara içtik. Hala uyukluyor gibiydik.
"Şu devamsızlık işini ne yapıcaz?"
" Bir tepsi baklava işi çözer gibi" dedim ve günün ilk kahkahasını attık.
Müdür yardımcısı 2+1 daire ebatında olduğu için karşı koyamayacağı tek bir yemek türü olduğuna bile inanmıyorum.Yani beni kimse inandıramaz.Sevgilime günaydın mesajını atarken okula doğru yürümeye başladık.Nerdeyse bütün gün konuşmuyorduk,saçma bir özel okulda olduğu için telefonlarını topluyorlardı.Cevap vermeyeceğini bilerek umutsuz bir şekilde yürümeye devam ettik.Bekçiye selam verip okula girdik.Merdivenleri ağır ağır çıkarken atölyedekilerin konuştuğunu fark ettim.Atölyeye girdik Eliz şaşkın bir bakışla"Noluyor be"kimseden ses çıkmayınca"Beceri sınavı!"diye aynı anda çığlık attık.Mezun olmak için bir engel daha çıkmış gibiydi.Sınıfta en iyi çizimlere sahip olan iki kız olsak bile şuan göte gelmiştik.Beceri sınavı mezun olmadan liseyi tamamlamak için yapılan bir sınavdı.Konusu yaklaşık biir ay önceden verilmiş ve üzerinde çok düşünülmesi ve uygulanması gereken bir sınavdı.Üç saat boyunca müzikle ilgili bir amblem ve logo yaparak geçirdik ve tabiki ben Metallica,ACDC,The Beatles,Rolling Stones,Led Zeppelin,Nirvana logolarını düşünerek geçirdim diyebilirim.Biter bitmez tuvalete gidip bir sigara yakıp dönmeye başladık.Eliz,"Sırada ne var"
"Devamsızlık"
"Yes"
"Baştan söyliyim ben konuşmam"
"Tek benim konuşacağımı düşünmüyorsun heralde?"
"Sen başla ben eşlik ederim"
"Etmezsen amına korum Arya!"
"Seni seviyorum"İstemeyerek hızlı adımlarla müdür'ün odasına doğru ilerliyorduk.Bu koridorları hiç özlemeyecektim.Güzel günler,güzel bir okul,güzel bir hayat bizi bekliyordu.Heyecanlıydı,her şeyden çok.
Kapıyı çalıp Elizi içeri doğru ittim.
"Şey.."
"Devamsızlığımıza bakabilir miyiz? Fazla yazmışsınız galiba."
"Sanmıyorum , ama yinede bakalım"
"Okul numaranız?"
"2576"
" Ya sen?"
Bana bakıyordu. Küfür etmemek için direniyordum. Yarım kalan pizzasından bir ısırık daha aldı.
"Evet sen." Dedi
"3203"
Son aya kadar stajdan sonraki günlerimi Mc donald's da çalışarak geçirmiştim. Hem staj hem iş hemee okul zor oluyordu. Son ayda tabi içerek. Tırnaklarımı ritimli bir şekilde masaya vurmaya başladım.
"Bir gün daha gelmezsen kalıcaksın galiba"
" Ya Arya?"
" Bir gün fazlalıkla kalmış gözüküyor"
Tahmin ettiğimiz gibiydi. Tam tamına bir gün için kalmıştım. Tabi ki şuan için.
Bir anda kendimizi yalvarırken buldum. Ailevi sorunlar, geçim sıkıntısından ve işten bahsederken telaşlıydık.
"Tamam düşünücem"
" Lütfen???"
"Çıkar mısınız?"
"Peki hocam"
Umutsuz bir şekilde kapıyı açıp ağır adımlarla ilerledik. Bildiğin bize ne evet demişti nede hayır. Girmeden önce çıkarttığımız dudak piercinglerimizi takmak için tuvalete yöneldik. Aynanın karşısında çabalarken bir hışımla konuşmaya başladık. " Sınıfta kalırsam herşeyin sonu biliyorsun değilmi? Bütün hayallerimizin."
" Öyle bir şey olmayacak."
" Korkuyorum.."
" Güven bana halledicem."
Aslında kalmayacağıma emindim. Ama nedense gercekten korkuyordum. Hayır hayır tabikide kalmicam. Kalmamalıydım. O üniversiteye beraber başlayacak beraber bitirecektik. Ne olursa olsun böyle olucaktı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 11, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

UCUBEWhere stories live. Discover now